Taksim Gezi Parkı Protestoları
Taksim Gezi Parkı’ında rantçılığa “artık yeter” protestoları ve polis terörü:
“İktidarın olduğu yerde direniş de vardır.” – Michel Foucault Taksim’de yaşam alanlarını, meydanın kalan son yeşil alanını savunmak için, Gezi Parkına akın eden, şehrini her geçen gün ahtapot gibi saran neon ışıklı marka panoları medeniyetsizliğine karşı medeni ve barışçıl şekilde “artık yeter” diyen savunmasız insanlara uygulanan karşı uygulanan devlet şiddeti, şımarık iktidarın şaşkınlığı ve iktidarından şüphe telaşına düşmesinin sonucudur.
“Halk iktidarı” diyerek aldığı oylarla iktidar olanlar, bugün halka maskeli polislerle biber gazı boşaltacak kadar zavallı bir duruma düşmüştür. Çünkü dünün dünyasında kalmış buyurgan zihniyetlerindeki halk kavramı, adına oy alınan, ama yaşam alanı, cinsel tercihi, sahip olacağı çocuk sayısı ve alkolü nerede, ne zaman tüketeceğine kadar kendileri tarafından dizayn edilebilip belirlenecek insan yığınıdır.
Fakat Taksim’de, körüne körüne inandıkları her şey ters yüz oldu. Ülkeyi halk düşmanlarından kurtarma yalanıyla devlet aygıtını ele geçirenler başbakanıyla, içişleri bakanıyla, valisiyle, emniyet müdürüyle aynı ezberleri tekrarlamakta, çaresizce manipülatif bir provokasyon odağı aramaktalar.
Irkçı Solingen Kundaklamasının 20. Yılını Anma Mesajı
Gerçekleştirilişinden 20 yıl sonra ırkçı Solingen saldırılarını, sadece humanizm ve demokrasinin 20 yıl geride kalmış kara günlerinden biri olarak değil, günden güne sistemli bir yayılma gösteren ırkçılığın eylem halkalarından biri olarak anıyoruz.
Dünün sözde münferit kundaklamaklarından, bugün, ismi anayasayı koruma kurumu olan, bürokratik kurumların sorumlularının aktör rolü oynadığı anlaşılan sistemli Nazi cinayetlerine gelmiş bulunmaktayız. 20 yıl sonrasından bugüne baktığımızda Solingen kundaklaması ve NSU cinayetleri tablonun ya da sürecin neresine oturacak?
Irkçılar, Avrupa’nın, kral Leopold’un hunhar kolonyalizminin, beyni Gobineau, celladı Hitler olan ırkçılığın anavatanı olduğunu bilirler. Düşünsel kökenleri vardır.
Biz de Avrupa sosyal demokratları olarak Avrupa’nın, Leonardo Rönesansının, Erasmus Hümanizmasının, Kant Aydınlanmasının, Humboldt Evrenselciliğinin, Bebel ve Liebknecht Barışçılığının anavatanı olduğunun bilincindeyiz, bu mirasın savunucuyuz.
Geleceğin dünyasını, barbarlığın belirlediği ve yeni utançların yaşandığı bir yeryüzü cehennemi olarak değil, insanın geçmişten öğrenebildiğini ispatladığı, doğal çevresi ve dünyayı paylaştığı diğer insanlarla uyum içinde yaşayabildiği bir yeryüzü cenneti olarak tasavvur ediyoruz.
Sosyal Demokrat Halk Dernekleri Federasyonu olarak Solingen’deki ırkçı saldırı kurbanlarına Tanrıdan rahmet, acıları yeniden tazelenen yakınlarına sabırlar diliyoruz. Acıları acımız, davaları davamızdır.
Erkan Budak
HDF Genel Sekreteri
HDF Genel Sekreteri
ERCAN KARAKAŞ HDB TARAFINDAN DÜZENLENEN TOPLANTIYA KATILDI
ERCAN KARAKAŞ HDB TARAFINDAN DÜZENLENEN TOPLANTIYA KATILDI
CHP Parti Meclisi üyesi ve eski Kültür Bakanı Ercan Karakaş Berlin'de HDB Berlin'in düzenlediği çeşitli sivil toplum örgütlerinin yöneticilerinin katıldığı toplantıya katılarak Türkiye'deki politik gelişmeleri değerlendirdi. AKP iktidarında Türkiye'de hukuk devleti anlayışının büyük yaralar aldığını belirten Ercan Karakaş sürmekte olan davalarda siyasi muhaliflerin susturulmak istendiğini ve tutukluların savunma haklarının ellerinden alındığı söyledi. CHP içi gelişmelere de konuşmasında geniş yer veren Ercan Karakaş pati içi demokrasinin ve katılımın işletilerek Türkiye'de yani bir heyecan yaratılması gerektiğinin altını çizdi. Özellikle adayların ön seçimle üyeler tarafından belirlenmesinin katılımı artırdığını, bunun son seçimlerde açık bir şekilde görüldüğünü, ön seçim yapılan illerde oyların bariz bir şekilde arttığını belirtti.
Kürt sorunu ve PKK'nın Türkiye dışına çekilişiyle ilgili görüşlerini de ayrıntılı bir şekilde anlatan Ercan Karakaş'ın "tüm sorunların çözümünün Türkiye'de demokrasiyi tüm kural ve kurumlarıyla işler hale getişrmekten" ve "her vatandaşa en geniş özgürlük alanının yaratılmasından" geçtiği düşüncesinde olduğunu sözledi.
HDB Berlin derneğinin yeni seçilen yöneticilerinin de tanıtıldığı toplantıda yurtdışında CHP yanlısı derneklerin kurulması da ele alındı. Bir çok katılımcı yıllardır sosyal demokrat derneklerin bulunduğu ortamda yeni derneklerin kurulmasını dar grupçuluk olarak niteledi. Ercan Karakaş da konuyla ilgili olarak kendisinin doğrudan parti örgütlenmesi yapılmasını daha gerçekçi bulduğunu, bunun parti kültürünün ve geleneklerinin yerleştirilmesi açısından önemli olduğu belirtti. SPD'nin yurtdışı örgütlenmelerinden de örnekler veren Karakaş her şeye rağmen yurtdışında yaşayan insanlarımızı her düzeyde daha aktif olarak politikaya katılmaya çağırdı.
CHP Parti Meclisi üyesi Ercan Karakaş Almanya programı çerçevesinde SPD'nin 150. kuruluş yılı nedeniyle yapılacak bir dizi etkinliğe katılarak SPD yöneticileriyle görüşmeler yapacak. Bu görüşmeler çerçevesinde iki kardeş parti ilişkilerinin daha da geliştirilmesi ve kalıcılaşması için somut girişimlerde bulunacağını belirtti.
CHP Parti Meclisi üyesi ve eski Kültür Bakanı Ercan Karakaş Berlin'de HDB Berlin'in düzenlediği çeşitli sivil toplum örgütlerinin yöneticilerinin katıldığı toplantıya katılarak Türkiye'deki politik gelişmeleri değerlendirdi. AKP iktidarında Türkiye'de hukuk devleti anlayışının büyük yaralar aldığını belirten Ercan Karakaş sürmekte olan davalarda siyasi muhaliflerin susturulmak istendiğini ve tutukluların savunma haklarının ellerinden alındığı söyledi. CHP içi gelişmelere de konuşmasında geniş yer veren Ercan Karakaş pati içi demokrasinin ve katılımın işletilerek Türkiye'de yani bir heyecan yaratılması gerektiğinin altını çizdi. Özellikle adayların ön seçimle üyeler tarafından belirlenmesinin katılımı artırdığını, bunun son seçimlerde açık bir şekilde görüldüğünü, ön seçim yapılan illerde oyların bariz bir şekilde arttığını belirtti.
Kürt sorunu ve PKK'nın Türkiye dışına çekilişiyle ilgili görüşlerini de ayrıntılı bir şekilde anlatan Ercan Karakaş'ın "tüm sorunların çözümünün Türkiye'de demokrasiyi tüm kural ve kurumlarıyla işler hale getişrmekten" ve "her vatandaşa en geniş özgürlük alanının yaratılmasından" geçtiği düşüncesinde olduğunu sözledi.
HDB Berlin derneğinin yeni seçilen yöneticilerinin de tanıtıldığı toplantıda yurtdışında CHP yanlısı derneklerin kurulması da ele alındı. Bir çok katılımcı yıllardır sosyal demokrat derneklerin bulunduğu ortamda yeni derneklerin kurulmasını dar grupçuluk olarak niteledi. Ercan Karakaş da konuyla ilgili olarak kendisinin doğrudan parti örgütlenmesi yapılmasını daha gerçekçi bulduğunu, bunun parti kültürünün ve geleneklerinin yerleştirilmesi açısından önemli olduğu belirtti. SPD'nin yurtdışı örgütlenmelerinden de örnekler veren Karakaş her şeye rağmen yurtdışında yaşayan insanlarımızı her düzeyde daha aktif olarak politikaya katılmaya çağırdı.
CHP Parti Meclisi üyesi Ercan Karakaş Almanya programı çerçevesinde SPD'nin 150. kuruluş yılı nedeniyle yapılacak bir dizi etkinliğe katılarak SPD yöneticileriyle görüşmeler yapacak. Bu görüşmeler çerçevesinde iki kardeş parti ilişkilerinin daha da geliştirilmesi ve kalıcılaşması için somut girişimlerde bulunacağını belirtti.
HDB BERLİN GENEL KURULUNU GERÇEKLEŞTİRDİ
HDB BERLİN GENEL KURULUNU GERÇEKLEŞTİRDİ
HDB Berlin 05 Mayıs 2013 Pazar günü Genel Kurulunu yaparak yeni yönetim kurulunu seçti. Genel Kurulda HDB’nin son dönem çalışmaları ele alındı, Almanya ve Türkiye’deki politik durum değerlendirildi ve önümüzdeki dönemdeki çalışma alanları belirlendi.
HDB Genel Kurulunda, Almanya’da “Göçmenlere toplumsal yaşamın her alanında eşit haklar” konusunda çalışmalarını ödünsüz sürdürmesi kararlaştırıldı. “Çifte vatandaşlık”, “Yerel seçimlere katılım hakkı”, “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına uygulanan vizenin kaldırılması”, “Türkçe öğretiminin Alman eğitim sistemi içinde güvence altına alınması”, “Almanya dışında alınan diplomaların eşitliğinin kabulü”, “Kamu işyerlerinde çalışan göçmen sayısının artırılması ve bu amaçla kota uygulanması”, “Eğitim sorunlarının çözümü” alanlarında bugüne kadar yapılan mücadelenin, bundan sonra da ödünsüz bir biçimde sürdürülmesi gerekliliği vurgulandı.
Avrupa’daki sosyal demokratların üst örgütü HDF - Sosyaldemokrat Halk Dernekleri Federasyonu çatısı altındaki çalışmaların bundan sonra da aktif bir şekilde sürdürülerek, kardeş derneklerle dayanışma içinde bulunulması gerekliliği vurgulandı.
Sosyal demokrat bir göçmen örgütü olarak HDB’nin sosyal demokrat partiler, CHP ve SPD stratejik partneridir. Bu nedenle Türkiye’deki sosyal demokratlarla ortak çalışmaları gelecekte yoğunlaştırarak sürdürülmesi istenilen toplantıda, Türkiye’de demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkesinden taviz verilmemesi ve siyasette şiddet kullanımına tavır alınması konularının altı çizildi.
2013 yılı aynı zamanda HDB’nin 40. kuruluş yıldönümü. HDB Genel Kurulu tarafından yaz tatilinden sonra bu konuda çeşitli etkinlikler yapılması karara bağlandı.
Genel Kurulda yapılan seçimlerde Yönetim Kurulu şu şekilde belirlendi:
Başkan: Ahmet İyidirli
Başkan Yardımcısı: Canset İçpınar
Sayman: Nazmiye Şenyuva
Yazman: Üner Altay
Üye: Necip Erman
Üye: Naşat Özevin
Üye: Mario Helwig
Mali Denetim Kuruluna ise Muharrem Aras ve Mümtaz Ergün seçildiler.
HDB Yönetim Kurulu
HDB Berlin 05 Mayıs 2013 Pazar günü Genel Kurulunu yaparak yeni yönetim kurulunu seçti. Genel Kurulda HDB’nin son dönem çalışmaları ele alındı, Almanya ve Türkiye’deki politik durum değerlendirildi ve önümüzdeki dönemdeki çalışma alanları belirlendi.
HDB Genel Kurulunda, Almanya’da “Göçmenlere toplumsal yaşamın her alanında eşit haklar” konusunda çalışmalarını ödünsüz sürdürmesi kararlaştırıldı. “Çifte vatandaşlık”, “Yerel seçimlere katılım hakkı”, “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına uygulanan vizenin kaldırılması”, “Türkçe öğretiminin Alman eğitim sistemi içinde güvence altına alınması”, “Almanya dışında alınan diplomaların eşitliğinin kabulü”, “Kamu işyerlerinde çalışan göçmen sayısının artırılması ve bu amaçla kota uygulanması”, “Eğitim sorunlarının çözümü” alanlarında bugüne kadar yapılan mücadelenin, bundan sonra da ödünsüz bir biçimde sürdürülmesi gerekliliği vurgulandı.
Avrupa’daki sosyal demokratların üst örgütü HDF - Sosyaldemokrat Halk Dernekleri Federasyonu çatısı altındaki çalışmaların bundan sonra da aktif bir şekilde sürdürülerek, kardeş derneklerle dayanışma içinde bulunulması gerekliliği vurgulandı.
Sosyal demokrat bir göçmen örgütü olarak HDB’nin sosyal demokrat partiler, CHP ve SPD stratejik partneridir. Bu nedenle Türkiye’deki sosyal demokratlarla ortak çalışmaları gelecekte yoğunlaştırarak sürdürülmesi istenilen toplantıda, Türkiye’de demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkesinden taviz verilmemesi ve siyasette şiddet kullanımına tavır alınması konularının altı çizildi.
2013 yılı aynı zamanda HDB’nin 40. kuruluş yıldönümü. HDB Genel Kurulu tarafından yaz tatilinden sonra bu konuda çeşitli etkinlikler yapılması karara bağlandı.
Genel Kurulda yapılan seçimlerde Yönetim Kurulu şu şekilde belirlendi:
Başkan: Ahmet İyidirli
Başkan Yardımcısı: Canset İçpınar
Sayman: Nazmiye Şenyuva
Yazman: Üner Altay
Üye: Necip Erman
Üye: Naşat Özevin
Üye: Mario Helwig
Mali Denetim Kuruluna ise Muharrem Aras ve Mümtaz Ergün seçildiler.
HDB Yönetim Kurulu